Serkan Ağar Türkiye Futbol Federasyonu TÜRK İDARE HUKUKU SİTESİ
Sözlü veya dilekçe ile bir kişinin cezalandırılması için başvuran kişi, ya bir vatandaşlık görevini yerinehttps://www.polkton.org/ getirmek için meydana gelen bir olayı haber vermekte veya suçtan zarar gördüğünden müracaatta bulunmaktadır. Birinci halde “ihbar”; ikinci halde ise “şikâyet” söz konusudur[309]. Maddesinde, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığında kurulacak birer disiplin kurulunun kimlerden oluşacağı düzenlenmiş, yüksek disiplin kurulu hususunda İçişleri Bakanlığı Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Yönetmeliği hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş; 18 ve 19. Maddelerinde, kurullarda görevlendirilemeyecek ve kurul toplantılarına katılamayacaklar hükme bağlanmıştır. Hâkimlik, savcılık ve idari görevler atanma suretiyle yapılabileceğinden, bir askeri mahkemede görevli hâkim veya savcının geçici görevlendirmeyle disiplin subaylığını yürütmesi mümkün değildir. Maddesine göre, refakatinde adli müşavir bulunan kıta komutanlığı veya askeri kurum amirliği teşkilatında kurulan disiplin mahkemelerinde, disiplin subaylığı görevinin adli müşavir veya yardımcıları tarafından yapılması kanuni bir zorunluluk olduğundan bunlar için ayrıca kararname çıkartılmaz[291]. Maddesi uyarınca, birçok birlik ve kurumun bulunduğu kışlalarda kışla komutanı, en yüksek rütbeli komutandır. Kışla içinde emniyet ve disiplini sağlamak için kendisine hiyerarşik biçimde bağlı olmayan birlik ve kurum personeline de emir verebilir. Ancak kışla komutanlığının disiplin amirliği yetkisi bulunmamaktadır[285].
Seçilecek bu üyelerin, spor bilgisi, ihtisas ve tarafsızlığı ile tanınmış, en az üçünün Hukuk Fakültesi mezunu, birinin Genel Müdür tarafından seçilen bir Danışma Kurulu üyesi ve diğerinin Amatör Spor Kulüpleri Konfederasyonu’nun yüksekokul mezunu üyesi olması gerekmektedir. Özel hukuk tüzel kişisi olmasına karşın kamu kurumlarına hasredilmiş bir kavram olan “özerklik” ile donatılmış ve Türk sporunu düzenleme ve denetleme yetkileri bakımından GSGM’nin uhdesindeki yetkileri, bir kamu kurumu olmamasına karşın futbola özgü bir biçimde kullanan TFF, dünyadaki örnekleri ile mukayese edildiğinde “atipik” bir karakter sergilemektedir. Yukarıda, uzun sayılabilecek bir biçimde, Türk spor idaresinin en yetkili iki kuruluşu olan GSGM ile TFF’nin kuruluş, yapı, işlev ve kendilerine özgü birtakım özellikleri geniş bir perspektiften incelenmeye çalışılmıştır. Her iki kuruluş da, idare hukuku yönünden, bugünkü kuruluş ve yapıları ile incelenmeye ve tartışılmaya değer birçok özelliği bünyelerinde barındırmaktadır. Genel kurulda seçimi, yönetim kurulunun on dört üyesinin seçiminden önce yapılan TFF Başkanı’nın görev süresi dört yıldır ve aynı kişi üst üste ya da aralıklarla en fazla üç dönem TFF Başkanı olarak seçilebilir. Başkan adayı olabilmek için Genel Kurul delegelerinin beşte birinin yazılı teklifi gerekmektedir. GSGM teşkilatının yönetim kademelerinde görev alanlar, bu görevlerinden asgari bir ay önce ayrılmış olmadıkları sürece, TFF Başkanlığı için aday olamaz, olsalar bile seçilemezler. GSGM merkez teşkilatı[57], ana hizmet birimleri[58], danışma ve denetim birimleri, yardımcı birimler ve bağlı birimlerden oluşmaktadır. Maddesinin ikinci fıkrasında[60], Merkez Ceza Kurulu’nun[61] doğrudan[62] ya da itirazen[63] verdiği kararların kesin olduğu hükme bağlanmıştır. [380] “Öğrenim durumları nedeniyle yükselebilecekleri kadroların son kademelerinde bulunan Devlet memurlarının, kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının verilmesini gerektiren hallerde, brüt aylıklarının 1/4’ü-1/2’si kesilir ve tekerrüründe görevlerine son verilir” (657 SK m.125/3). [274] “Maiyet” ile “ast” kavramları aynı anlama gelmemektedir. Her ast mutlaka maiyet olmayacağı gibi, bazen, maiyet rütbe veya kıdemce amirinden yüksek olabilir.
- Bölümün kendisi için bağlayıcı olacağını kabul eder ve onaylar.
- 14.5 Aksi yöndeki herhangi bir ödeme talimatına bakılmaksızın, ödemenin alınmaması halinde TNT tarafından yapılan gümrük vergisi ve vergiler ödemesinin yanı sıra buna ilişkin tüm ücretler ve ek ücretlerden nihai olarak Gönderen sorumludur.
- Bu nedenle kurulların karar verme sürelerini cezalandırma yetkisini düşüren bir süre gibi görmek, kanunda olmayan yeni zamanaşımı sürelerinin kabulü anlamına gelecektir.
Ceza yargılamasında, suçlunun cezalandırılması kadar, masum kişiler ile temel hak ve özgürlüklerin korunması da önemlidir. Bu nedenle; ceza yargılamasının her ne pahasına olursa olsun adalet sağlansın düşüncesi ile gerçekleşmemesi gerektiği, maddi hakikate ulaşırken, ancak hukuka uygun yol ve yöntemlerle elde edilmiş delillerle bunun ortaya koyulmasının zorunlu olduğu bir gerçektir. “Yasama dokunulmazlığı” başlıklı Anayasa m.83/2’de yer alan, “Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, Meclisin kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz. Ağır cezayı gerektiren suçüstü hali ve seçimden önce soruşturmasına başlanılmış olmak kaydıyla Anayasanın 14’üncü maddesindeki durumlar bu hükmün dışındadır. Ancak, bu halde yetkili makam durumu hemen ve doğrudan doğruya Türkiye Büyük Millet Meclisine bildirmek zorundadır.” hükmüyle, yasama dokunulmazlığı kapsamı dışında kalan haller belirtilmiştir.Bu yazımızda; Anayasa m.83/2’de bulunan, yasama dokunulmazlığı kapsamı dışında kalan durumlarla ilgili tartışılması gerektiğini düşündüğümüz hususlara değinilecektir. İş yeri açma ve çalışma ruhsatına sahip işyerlerinin ruhsatları mahallin en büyük mülki idare amirinin bildirimi üzerine ruhsat vermeye yetkili idare tarafından beş iş günü içinde iptal edilir. Kurumlara ve/veya yetkili kıldıkları kişi ya da merciler ile somut olayın şartlarına göre yurtdışında olup olmamasından bağımsız olarak ilgili üçüncü kişi ve kurumlara aktarılabilecek ve ilgili mevzuatta belirlenen süreler boyunca saklanıp gerekli işlemlere tabi tutulabilecektir. Trafik idari para cezasıyla birlikte aracın trafikten men edilmesine de karar verilmişse, yetkili mahkeme, kararı veren polis amirliğinin bulunduğu yerdeki İdare Mahkemesi olacaktır.
(4) Bir fiilin diğer kanunlar kapsamında idari yaptırıma bağlanmış olması, aynı fiile bu Kanun kapsamında disiplin cezası verilmesine engel teşkil etmez. Maddesine göre, amatör ve profesyonel futbol disiplin kurullarınca verilen kararların tebliğinden itibaren on gün içinde Tahkim Kurulu’na itiraz edilebilir. 3813 sayılı kanundan önceki düzenleme olan 3461 sayılı kanunda MHK bir yan kurul olarak düzenlenmiş, bir başka anlatımla MHK’ya TFF’nin merkez teşkilatı içinde yer verilmemiş iken, 3813 sayılı kanun ile MHK, TFF’nin merkez teşkilatına dahil edilmiştir (m. 4). Ancak bu düzenleme, TFF bünyesinde yan kurulların başkan ve üyeleri yönetim kurulunun onayını almak suretiyle Federasyon Başkanı tarafından atandığından, MHK’nın oluşumu açısından “yakın bir tarihe kadar” fiili anlamda bir değişiklik getirmemiştir. Maddesinde, Tahkim Kurulu kararlarının kesin niteliğinden söz edildikten sonra bu husus açıklanarak bu kararların idari veya yargısal mercilerin onayına tabi olmadığı ve bu kararlara karşı idari ve yargısal mercilere başvurulamayacağı hükme bağlanmıştır. Yayın konusunda ise; futbol müsabakalarının televizyon, radyo ve her türlü teknik cihaz ve benzeri araçlarla yayınlanmasına, yayınların düzenlenmesine ve programlanmasına münhasıran[90] TFF Yönetim Kurulu yetkili bulunmakta[91], milli müsabakalar şifreli yayınlanamamaktadır[92]. Uluslararası müsabakaların yayınında UEFA ve FIFA statü ve talimatları ayrıca uygulanmaktadır. Kulüplerin yayın kuruluşları ile yapacakları sözleşmeler, TFF’nin gözetim, denetim ve onayına tabi bulunmaktadır. TFF tarafından onaylanmayan sözleşmeler, TFF’ye karşı hükümsüzdür[93].
Bu kişiler kantine, tesis içindeki sinemaya veya gezinti yerlerine gidememektedirler. Başvuruculardan birine verilen 12 günlük oda hapsi de özgürlükten yoksun bırakma sayılmaz. Disiplin Mahkemesince oda ve göz hapsi cezaları verilebilmektedir (md 46)[551]. Maddesinde üç günden iki aya kadar olarak belirlenmiştir. Maddesinde askerleri hizmetçi gibi kullanmak, 117 ve 118. Maddelerinde astlarına kötü muamele veya müessir fiilde bulunmak askeri suç, 477 sayılı Kanunun 53. Maddesinde astına sövmek, hakaret etmek ve kötü davranmak eylemleri ise disiplin suçu olarak düzenlenmiştir. Mahkeme, yargı organlarınca verilen tüm cezalarda belli oranda bir aşağılama unsurunun bulunduğunu, fakat bu aşağılama veya onur kırıcılığın belli bir düzeye ulaşması durumunda 3. Maddenin amacına uygun düzeye ulaşan aşağılayıcı bir cezaya salt mahkum etmek dahi, infaz olmasa da tek başına maddeyi ihlal etmektedir.[528] AİHM genelde bedene zarar veren uygulamalara dayalı cezaların aşağılayıcı ve 3. Maddeyi ihlal eder nitelikte olduğunu kabul etmektedir. Bir ayaklanma veya isyanın yasalara uygun olarak bastırılması, olayın özel ağırlığı, kişilere veya mala vereceği veya vermekte olduğu zararın büyüklüğü gözönünde bulundurulduğunda, “mutlak bir zorunluluk” olarak kuvvete başvurmasını gerektirmişse, kuvvete başvurma sonucunda ölüm olayının meydana gelmesi sözleşmenin 2.
Fıkrada öngörülen yasağın SEGBİS’i de kapsayıp kapsamadığı, bunun sanığın savunma hakkını zedeleyip zedelemeyeceği veya dürüst yargılanma hakkına aykırı olup olmayacağı değil, 299. Fıkrasında düzenlenen duruşmalı inceleme sınırlamasının tatbiki ile sınırlı olacaktır. Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin 13. Günümüzde, sosyal yaşamın tecelli ettiği konser, tiyatro, spor müsabakaları, alışveriş merkezleri veya site, konut, rezidans gibi yerleşim yerlerinin girişinde bulunan, kimi zaman sadece dedektörle arama gerçekleştiren ve kimi zaman da kişinin kimlik bilgilerini soran ve kayda alan özel güvenlik görevlilerinin yetkilerinin kapsamı tartışmalıdır. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Hırsızlık” başlıklı 141. Maddesine göre; “Zilyedinin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı, kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla bulunduğu yerden alan kimseye bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir”. Anayasa; yürürlüğe girdiğinde tüm sorunları çözecek bir metin olmadığı gibi, bazı zamanlarda sorunların artmasına, hatta içinden çıkılamaz hale gelmesine de yol açabilir. Nihayetinde; normlar hiyerarşisinin tepesinde olan anayasa, yazılı hukuk düzeninin kaçınılmaz bir ihtiyaca ve isteğe dayanan temel kaynağıdır.Bu öneri; sadeliği ve kısalığı ile ön plana çıkmakta, kişi hak ve hürriyetleri ile yönetim sisteminin çerçevesini, Başlangıç hükümleri ve toplam 23 maddede belirlemektedir. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na “Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” adı altında Kanun Teklifi verilmiş olup, bu Teklifinin 29.
Buna karşılık disiplin tecavüzleri askeri disiplin ve terbiyeyi bozan ve fakat hiçbir ceza kanununun hiçbir maddesinde yazılı bulunmayan hareketlerdir. Dolayısıyla, disiplin kabahatlerinin nelerden ibaret olduğu AsCK’da düzenlendiği halde, disiplin tecavüzleri hiçbir ceza içeren kanunda düzenlenmemiştir. Görüldüğü üzere disiplin kabahatleri disiplin suçlarının kanunla düzenlenmesi ilkesine uygun iken disiplin tecavüzleri bu ilkeye ters düşmektedir[89]. Maddesine[49] göre, askeri şahıslardan birini, amirine veya üstte karşı itaatsizliğe, direnmeye, fiilen taarruza sevk ve tahrik eden kişi “muharrik” sayılmaktadır. Muharrikin tahrikine rağmen suç işlenmemişse, AsCK’nun 93/2. Maddesi uyarınca failin kısa hapisle cezalandırılacağı düzenlenmiştir. Bu durumda yani fiil teşebbüs halinde kaldığı taktirde askeri kabahat niteliğindedir[50]. Sözlük anlamında disiplin suçu; bir kimsenin eğitim ve iş hayatında disiplin yönetmeliğine aykırı davranışı olarak ifade edilmektedir[28]. Doktrinde ise, belli bir örgüt içinde bulunan kişilerin, o örgütün iç düzenine aykırı fiilleri[29] Devletten daha küçük sosyal grupların düzenini sağlayan, grup içi disiplini gerçekleştiren normlardan sapıcı davranışlar[30]; belirli bir statü içindeki kişilerin bu statüyü düzenleyen kurallara uymamalarından doğan olumsuz durumlar[31], şeklinde tanımları yapılmıştır. Disiplin suçu, genellikle bir kişinin kendi rızasıyla tabi olduğu belirli bir topluluğa karşı olan özel bir bağlılık yükümüne karşı gelmesi halinde ortaya çıkar[32]. Tütün ürünlerinin insan sağlığına verdiği zararın en aza indirilmesi ve mümkünse tamamen yok edilmesidir. Bunun içinde 4207 sayılı yasada 5727 sayılı yasayla birlikte geniş kapsamlı bir değişiklik yapılmış ve sigara vb.